
Arş. Gör. Eda Balcı, “Epsom” adının keşfi yapılan İngiltere’nin Epsom kasabasından aldığını belirterek, “Kimyasal yapısından dolayı tuzlu olarak adlandırılan bu madde, suda çözünme özelliğine sahiptir” açıklamasında bulundu.

Görüş itibariyle Epsom tuzunun kaya tuzuna benzediğini oysa içerik olarak epeyce öbür olduğunu belirten Balcı, “Kaya tuzunda sodyum minerali bulunurken Epsom tuzunda magnezyum minerali bulunmaktadır. Acı bir tada sahip olan epsom tuzu dağıtılmış hastalıkların tedavisinde yardımcıdır. Senelerdir bu tuz, özellikle kabızlık, fibromiyalji ve uykusuzluk gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılmaktadır.

Epsom tuzunun etkisinin içeriğindeki magnezyumdan kaynaklandığı söylenmektedir. Bazı sıhhat profesyonelleri Epsom tuzunun terapötik olduğunu bahis etmekte ve bu tuzu farklı alanlara yönlendirilmiş durumlar için alternatif bir tedavi olarak kullanmaktadır” diye konuştu.

Epsom tuzunu kullanmanın farklı yolları olduğunu ifade eden Balcı, en yaygın kullanımının Epsom tuzu banyosu olduğunu söyledi. Keza bu tuzun ağızdan da alınabildiğini aktaran Balcı, ağızdan alınan Epsom tuzu için de günde 1-2 nehir kaşığı (5-10 gram) tuzu 1 su bardağı suda çözdürüp tüketilebileceğini ifade ederek epsom tuzunun faydalarını 3 maddede açıkladı:

“- Tanıdık en manâlı faydalarından biri, bağırsak hareketlerini artırmasıdır. Bağırsaklardaki su miktarını artırır ve kısa sürede faal bir şekilde çalışmasını sağlar. Bu sayede kabızlık sorunu yaşayanlarda faydalıdır.

– Epsom tuzundaki magnezyum serotonin hormonunun salgılanmasını destekler. Kişilerde görülen uyku bozukluğu durumunu iyileştirir. Epsom tuzu ile hazırlanmış banyonun, uyku kalitesini artırdığı bilinmektedir.

– Epsom tuzu banyoları doğru vücuttaki ağır metal ve toksinler atılır ve stresle mücadelede asistan olur.”

Epsom tuzunun günde 30 gramdan (6 nehir kaşığı) arti kullanılmaması önerilmekte olduğunu söyleyen Balcı, uzman tavsiyesi ile önerilen miktarda kullanılmasına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi.